ŞAFİİ el-UMM

HAC

 

NECİS ELBİSE İLE BURUN KANAMASI VE HADES HALİNDE TAVAF VE TAVAFA KALINAN YERDEN DEVAM ETMEK

 

Şafii (Allah'ın rahmeti ona) dedi ki: Kişi, necis bir elbise yahut cesedinde necis varken ya da ayakkabılarında necaset bulunuyor iken tavaf ederse, bu durumda iken yaptığı tavafa itibar etmez. Tıpkı bu haldeki namaza itibar etmeyeceği gibi. Hiç tavaf etmemiş hükmünde olur. Derhal tavafı bırakır ve o elbiseyi çıkartır. Cesedindeki necaseti yıkar sonra dönüp yeniden başlar. Çünkü kendi şahsında bedeninde ve üzerindekilerde onun için geçerli taharet ancak namazda geçerli olanıdır. Beyti tavaf eden bir kimse, özelolarak sadece taharette namaz kılan gibidir. Burnu kanasa yahut kusacak olsa tavafı bırakır, üzerindeki kanı ve kusmuğu yıkar. Sonra dönüp kaldığı yerden devam eder. Aynı şekilde abdestini bozma ihtiyacı onu sıkıştırsa, tavafı bırakıp gider abdest alır dönüp kaldığı yerden devam eder.

 

Ama bütün bu hallerde tavafa yeniden başlaması bence daha müstehabdır. Dedi ki: Namaz kılmasının geçersiz olacağı bir halde tavaf ettikten sonra say yapsa, tavafı da say'ı da yeniden iade eder. Beyti tavafı tamamlamadığı sürece say'ı muteber kabul etme hakkı yoktur. Eğer ülkesine geri dönerse, dönüp yeniden tavaf yapar ve say yapar ve bu tavafı taharet üzere yapmalıdır. Bunun özeti şudur: Kendi şahsında ve elbisesinde tahareti tam olmadan tavaf yapan bir kimse, tavaf etmemiş gibidir.

 

Şafii (Yüce Allah'ın rahmeti ona) dedi ki: Tercihim şudur: Tavaf eden bir kimse, tavafı kesintiye uğratırsa ve dönmesi uzun bir zaman alırsa, tavafa yeniden başlasın. Çünkü bu bir ihtiyattır. Şöyle de denilmiştir: Bugün bir tavaf (bir tur bir şavt) yapsa, yarın bir diğerini yapsa, bu onun niçin geçerli olur. Çünkü tavaf vakti olmayan bir ameldir. Elbette yüce Allah en iyi bilendir.

 

Sonraki için tıkla:

 

ARAFAT'TAN SONRA TAVAF YAPMAK